Tahsin Bey

2016, Görüşmemek Dileğiyle

Yeniyıl kutlamaları, Noel baba, hediyeler, çam ağacı falan derken pek farkedilmiyor böyle az gibi görünüyor ama şuan 7 milyar insan evladının hayatından 365 gün daha eksildi, bak diğer canlıları saymıyorum bile. 365 gün yaşadın, 365 gün aldın verdin o nefesi, oksijen tükettin, aslında o 365 günde hiçbir şey yapmayıp tüm gün yatmış olsan bile oturduğun yerde bi şekilde geçirdin o günleri. Ya derin döküldü, ya saçların döküldü, ya sakalların ağardı. O 365 günün bi şekilde kötülüğü dokundu sana sen kendini sakınıp korumaya çalışsan da 365 gün daha öldün yani. Olaya bu boyutundan bakınca iş nasıl da korkunç hale geldi gördün mü? Ben 23 yıldır bu kafayla yaşıyorum işte, ya olumsuz, ya nötr. Olumlu hiçbir şey yok amk.

Bu olumsuzluklara falan pek yer vermemek lazım aslında da ben yapamıyorum. Çok denedim bu kafayı değiştirmeyi de pek mümkün olmadı. Bu olumsuzluktan, bu korkunçluktan zevk alır hale geldim. Neyse, ne diyoduk, bu olumsuzluklara, bu duygusallıklara pek yer vermemek lazım aslında. Malum bu 2016 nasıl bir yılsa ülke olarak da bireysel olarak da ölümlerin, üzüntülerin bol olduğu bir yıldı. Yine de yeni bir Tahsin var ettim lan kendimce (bu da çok iddialı oldu ya, yalancıyı dövmüyolar nasılsa), ama bu Tahsin’in de olmasında bu olumsuzlukların payı oldu hep. Bak kişisel yazamıyorum öyle çok sık, o yüzden bi’ yazınca tüm söylemek istediklerimi dökeyim dimi en temizi.

Basit bi’şey sormak istiyorum; olumlu bir olay yaşayıp da ders alan var mı aranızda? Bak yalancıyı dövmüyolar diye yalan konuşmayın, kendinizi kandırırsınız, biz bizeyiz şurda, benden çıkmaz. Ben bu var ettim dediğim Tahsin’i hep olumsuzluklar yüzünden oluşturdum lan. Yalanlar, ölümler, ayrılmalar, hastalıklar, hatalar.. İnsan kendisine bi’şey katabilmek için illa başına kötü bi’şey gelsin bekliyo. Saçma görünse de mantıklı olanı bu, öngöremezsin ki ne olacağını. Şuan verebileceğim bi’ örnek aklıma gelmiyo ama tezimi çürütmek isteyen olursa yorum alanına beklerim, adil bi dövüş olur.

Böyle haldır huldur girişince ben yazıya başladım diye kitap yazarım, şöyle yapalım; 2016’da yaşadıklarımı özetleyim, 2017’den beklenti oluşturmaya çalışayım, sonra güzel insan Ayhan Korkmaz’ın gönderdiği mimi yanıtlayayım, aralarda da söverim, güzel olur, ardından kapanış.

Özetle 2016

Bi an “lan yazmasam mı ya” diye bi düşündüm çünkü anlatırken muhtemelen tekrardan yaşayacağım o anları da yazacaz dedik artık. En olmadı sadece olumlu olanlardan bahsederim.

2016’dan aklımda kalanlar elbette bunlar değil de çok da kötü olanları yazmak istemedim, her ne kadar kişisel blog olsa da nerden baksan bi 500 kişi falan okur bu yazıyı, hadi 50si zaten beni tanıdığından biliyor olsa gerisinin de pek bilmesi gereken şeyler değil. O sebepten 2017 beklentilerimi yazıyorum.

2017, sen bize n’aap biliyo musun?

Çok da bi’ beklentim yok aslında. Eksik kalan Emrah Serbes kitaplarını bitirmek, Ramiz Abimin önerdiği Siktir Et kitabını okumak, şu amk 9 Eylül okulundan mezun olmak(adağım var, okul bu yıl biterse koyun kesecem ciddiyim) ve en çok istediğim şeyse huzur. Bak mutluluktan bahsetmiyorum, mutlulukla huzur başka şeyler. Kelimelere vikipedi sayfalarını bıraktım, oradan bakar inanmayan.

Gelelim mime..

2017’de kesin yapacağım dediğim şeylerin listesi.. Ayhan’a teşekkür ederim ve ayrıca Ayhan’ın listesine buradan gidebilirsiniz.

Sanırım söylemek istediğim ne varsa söyledim. Daha da uzatmadan; umarım istediğiniz hayatı yaşarsınız ve umarım istediğiniz hayatı yaşarken insanlara istemediği hayatlar yaşatmazsınız.

2017 yılında illaki denk geliriz yine, hadi görüşürüz, eyvallah.

Exit mobile version